İlk günler kaslarımızın bağırtısıyla geçti: belki de niye yıllardır onları kullanmadığımız için sızlanıyorlardı. Birkaç alüminyum çubuk ve 2 pedal-1 zincir bize, biz onlara alışmaya çalışıyorduk.
Şu kesin: Ankara'nın sadece yolları değil kaldırımları da arabaların hakimiyeti altında, kaldırımlar araziden beter. Çukurlar çökmeler kırık taşlar... Yayalar aslında trekking yapıyor bu kentte.
Bisikletliler ise cambazlık. Ne yol var ne kaldırım sürülebilecek.
Sırf gönlümce sürebilmek için Japonya'ya tekrar gidebilmek isterdim.
Tsunaminin vurduğu Sendai kentine..
Orada sadece yollarda değil, kaldırımlarda da bisikletliler için şerit ayrılmıştır, yola iniş için özel kısımlar vardır.
Toplu bisiklet park yerleri vardır. Onlarca bisiklet dipdibe, kilitsiz durur.
Bisikletliler için özel trafik levhaları vardır.
Arabalar yaya geçidi ortasında değil, gerisinin de gerisindeki çizgide dururlar.
Kaldırımlar yağmurda bile tek eliyle şeffaf şemsiye diğeriyle gidon tutan mini mini sevimli insanlarla doludur.
Hiçbir yerde su birikintisi göremezsiniz, tüm yağmur suları ağaçlara meyillendirilmiştir.
Dilerim ki belediye başkanları kentte bisikletliler için düzenlemeler yapar... Kenti daha da rahat araba sürülsün diye geçitlerle doldurmak yerine bisikletlilere de alan ayırırlar. Çünkü otobana dönüşüyor kentimiz.
Gelelim bu ikinci haftaya..
Hava kararınca boşalan sokakları, yaprak hışırtılarını duyabileceğiniz nadir bir sessizliği akşam yemeğine çıkmış renk renk kedilerle paylaşmaktan zevk duyacaksınız.
Aoba-dôri bulvarı, Sendai, Japonya 2008. |
Şu kesin: Ankara'nın sadece yolları değil kaldırımları da arabaların hakimiyeti altında, kaldırımlar araziden beter. Çukurlar çökmeler kırık taşlar... Yayalar aslında trekking yapıyor bu kentte.
Bisikletliler ise cambazlık. Ne yol var ne kaldırım sürülebilecek.
Sırf gönlümce sürebilmek için Japonya'ya tekrar gidebilmek isterdim.
Tsunaminin vurduğu Sendai kentine..
Sun Mall Ichibancho, Sendai, Japonya, 2008. |
Orada sadece yollarda değil, kaldırımlarda da bisikletliler için şerit ayrılmıştır, yola iniş için özel kısımlar vardır.
Toplu bisiklet park yerleri vardır. Onlarca bisiklet dipdibe, kilitsiz durur.
Bisikletliler için özel trafik levhaları vardır.
Arabalar yaya geçidi ortasında değil, gerisinin de gerisindeki çizgide dururlar.
Kaldırımlar yağmurda bile tek eliyle şeffaf şemsiye diğeriyle gidon tutan mini mini sevimli insanlarla doludur.
Hiçbir yerde su birikintisi göremezsiniz, tüm yağmur suları ağaçlara meyillendirilmiştir.
Aoba-dôri bulvarı, Sendai, Japonya 2008. |
Dilerim ki belediye başkanları kentte bisikletliler için düzenlemeler yapar... Kenti daha da rahat araba sürülsün diye geçitlerle doldurmak yerine bisikletlilere de alan ayırırlar. Çünkü otobana dönüşüyor kentimiz.
Gelelim bu ikinci haftaya..
İlk 3 gün sürdünüz sürdünüz, anlıyorsunuz ki km sayacı almalısınız. Hızınızı bilmek istiyorsunuz.
Spor pabucum var, diyordunuz değil mi? Altı ince, daha rahat bir spor pabuç isteyecek ayaklarınız.
Eşofmanım var, mı dediniz? Dar paça, hatta termal giysiler gerekecek.
Ben kim karanlıkta sürmek kim, mi dediniz? Ön ve arka gece farlarını daha 4. günden almak isteyeceksiniz.
Hava kararınca boşalan sokakları, yaprak hışırtılarını duyabileceğiniz nadir bir sessizliği akşam yemeğine çıkmış renk renk kedilerle paylaşmaktan zevk duyacaksınız.
Yorumlar
Yorum Gönder
Fikirlerinizi paylaşmaktan çekinmeyin!