İyi bir kitap kadar gereklidir iyi bir eleştiri yazısı okumak. Size kitabı baştan anlatan değil, hatta belki kitabı unutturan ya da tersyüz eden yazılardır aklınızda kalan.
Pekçok kitabın basıldığı, çok sattığı, okunduğu ve üzerlerine yazıldığı için bu soru önem taşıyor: Eleştiriye ihtiyaç var mı?
Çok kitap okunmasının, kitap üzerine çok düşünüldüğü anlamına gelmemesi gibi, kitap ve okur bolluğunun eleştiriye gerek bırakmadığı da yanlış bir kanı. Yıkıcı, düşmanca, ötekileştirici ifadeler eleştiri olmadığı gibi, salt övücü, özetleyici, anlatıcı yazılar da eleştiri kapsamında değil.
Bir kitap üzerine onlarca eleştiri yazısı okumak bana Sabahattin Ali - Tüm Romanları / YKY baskısı ile nasip oldu. Kuyucaklı Yusuf üzerine birbiri ardına basılmış pekçok eleştiri yazısı derlenmişti. Bunları okudukça aklımda iyi bir eleştiri nasıl olabilir sorusu ve olası yanıtları şekillendi.
Kitaptaki olayları sıralamayan,
Henüz okumamış olanlar için kitabın sonuna apaçık değinmeyen - gerçi kitabı okumamış bir kişi, eleştirisini niye okusun, denebilir, ama pekçok insan gitmediği filmler üzerine bir sürü şey okuyor örneğin-
Yazarın başka kitaplarıyla karşılaştırma yapılmak isteniyorsa, o kitapları da olduğu gibi ortaya dökmeyen,
Önceki eleştiri yazıları okunmuş ve etkilenilmişse, onlara salt katılmakla yetinmeyen, onları tekrara düşmeyen
... bir yazı olmalı.
Kitabın yazıldığı dönemdeki sivrilen yapıtları göz önüne alarak düşünülmüş ve geliştirilmiş,
Yazarın asıl amacının dünya edebiyatındaki bilinen örneklere yakınlığı varsa buna değinen,
Karakter analizi içeren,
Metindeki anlamsızlıkları, veya karakterlerin o ana dek çizilmiş portrelerine yakışmayan söylemlerini bulup çıkartan,
Yazarın olay ve kişilere tarafsızlığını irdeleyen, bunu bozduğu anları yakalayan
... bir yazı olmalı.
Yaklaşık 30 sayfalık eleştiri yazıları içinde Berna Moran, Fethi Naci gibi isimler vardı. Berna Moran'ın eleştiri yazısıdır beni bunları yazmaya iteleyen, çünkü eleştirisi beni sahiden mest etmiştir. Kitabın yarattığı bakir dünyaya dokunmayan Moran, onun üzerinde yeni bir atmosfer yaratarak yazarın kelimelerine, niyetlerine yeni ışıklar tutmuş; yazılanlara bir nevii nefes aldırmış.
Yazılarını okuyarak edebiyat ve kitaplar üzerine düşünmek hakkında pekçok fikir edinilebilir. Çünkü edebiyatın da, kitapların da üzerlerinde kafa yorulmasına ihtiyaçları var. Pekçok şeyin düşünülmeden yapılıp sunulduğu ve birkaç kelimeyle tüketilip yenilerine geçildiği günümüz dünyasında, kalıcı bir şeyler bulmak ya da bırakabilmek için.
İşbu Web sitesi ve tüm sayfaları Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na tabidir ve içeriğine ilişkin her türlü yazı içeren bilgi-belge ve her türlü fikri ve sınai haklar ile tüm telif hakları ve diğer fikri ve sınai mülkiyet hakları blog yazarına aittir. İşbu web sitesinin içeriği, sitede kullanılan her türlü yazılı malzeme Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu ve Türk Ceza Kanunu kapsamında korunmaktadır.
Sitede yer alan bilgilerin çoğaltılması, başka bir lisana çevrilmesi, saklanması veya işleme tutulması da dahil, blog yazarının önceden yazılı iznine tabidir. Bu sebeple bu sitede yer alan metinler kısmen veya tamamen sahibinin yazılı izni olmadan hiçbir şekilde, çoğaltılamaz, yayınlanamaz, kopyalanamaz, sunulamaz ve aktarılamaz. Sitenin bütünü veya bir kısmı diğer bir Web sitesinde izinsiz olarak kullanılamaz.
Yorumlar
Yorum Gönder
Fikirlerinizi paylaşmaktan çekinmeyin!